7 Kasım 2012 Çarşamba

Türkiye'de ki alt kültürün gelişimi hakkında

Evet artık farkındaysanız yavaş yavaş alt kültür dediğimiz birikimler Türkiye'de yer altından çıkmaya başladı. Bunun en büyük nedenlerinden biri de özellikle Türk Medyasının beni bile şaşırtacak biçim de cosplay kültürüne olan yoğun ilgisi oldu.

Ancak malum Türk Medyasının olan şeyleri nasıl eğip bükmeyi sevdiğini herkes bilir ve bizim sevgili medyamız yine kendisini göstererek olayı tamamen sıradan kıyafetli balo olarak gösterdi.

Çünkü kalın kafalılar veya anlamak istemiyorlar. Cosplay bir alt kültürdür. Yani işin içine bir ruh katılır. Gerçekten anlamak istemeyen bu konuda çok fazla insan var. Ve bu sayede sanırım cosplayerlar sadece sıradan kıyafet balolarını çok fazla abartan insanlar olarak halka inecekler.

Cosplay'i geçecek olursak, alt kültür denilen olgu daha halkımızla kaynaşmaktan çok uzak çünkü ülkemizde bir sürü psikolojisi olduğundan ve ülkemizde insanların diğer insanlara bakış açısı "hobi olarak tek ilgilendikleri şey bulmaca çözmek, futbol izlemek" gibi görüldüğünden alt kültür mensubu insanlar "deli" yaftasıyla yaftalanıyor ve halktan giderek uzaklaşıyorlar.

Ancak yine de en azından hakim olduğum alt kültür dallarına bakacak olursak (anime ve cosplay), ülkemizde görülen ilgi yavaş yavaş yükseliyor. Bu iyi ancak kötü bir şey de. Çünkü şöyle bir atasözümüz vardır: "Nerede çokluk, orada bokluk". Ve bunun da anime kültürüne en azından olması çok doğaldı. Artık Türkiye'de anime kültürü yavaş yavaş gelen n00blarla birlikte daha gün yüzüne çıkmadan çökmeye başladı. Çünkü beli bir bilgili eleman eksikliğimiz var.

Açıkça söylemem gerekiyor ki ben bu kültüre sonradan katılanlardanım (takriben 2010) ancak bir şeylerin yüzeyinden çok derinliğine bakmayı sevdiğimden bu alt kültür gelişmelerini çok daha iyi anlıyorum...

Peki bizlere düşen şeyler ne? n00b dediğimiz , yani bu konuda bilgisiz ve ne yapacağını bilemeyen kardeşlere yol göstermek ve özellikle BUNLAR N00B DİYE ONLARI EZMEMEK VE ONLARI DA İNSAN OLARAK GÖRMEK olacaktır. Çünkü eğer ki böyle devam ederse en azından anime izleyen bilinçli çoğu kişi için şu lafın pelesenk olması kaçınılmazdır: "Ulan Türkiye'de artık anime bile seyredilmiyor"...

Ayrıca bu olayı sadece anime izleyen çevrelerde değil oyun ve frp çevrelerinde de gördüm ancak daha az. Nedeni ise cosplay kültürünün gelişimi, herkesin cosplay yapmak istemesi, fazla kıskançlık ve hoşgörüsüzlüğü de birleştirip anime ortamlarında ki n00blara kusmak oluyor.

Ancak çoğu kişiye söylemek istediğim şudur ki hiç biriniz ananızın karnından "kyaaaa~!" diyerek doğmadınız. O insancıkları ezmektense asıl yapılması gerekenin bilinçlendirmek olduğu kanaatindeyim bu yüzden de en azından ben elimden geleni yapacağım ve diğer arkadaşlardan da gereken önemi göstermelerini rica ediyorum...

4 Kasım 2012 Pazar

Türkiye'deki anime ortamına yeni girenler için


Evet sevgili din kardeşlerim, farkındasınız ki İstanbul başta olmak üzere çeşitli yerlerde anime buluşmaları oluyor fakat bazı problemlerle birlikte…

Evet sizden bahsediyorum. Bazı kişiler etrafın çok samimi olduğundan dolayı aramıza girmekten çekiniyor. Yok yahu çekinmeyin yavrularım, bir zamanlar bir de birbirimizi tanımıyorduk.

Mesela benden örnek verelim kardeşlerim. Ben de ilk buluşmama gittiğimde herkes birbirine sarılıyordu. Ben ayakta öyle “nooluyor lan?!” haliyle kalmıştım. Eh tabii ki ortama girmem kolay oldu, 40 yıllık arkadaşımmış gibi sohbet ettim herkesle.

Tabii buna benim çok sıcak kanlı oluşum ve etrafım da arkadaşa olan samimiyetin ÇOK FAZLA olması neden oldu. Ama siz de korkmayın dalın araya.

Nasıl örnek vereyim derken buldum, hani denize ilk girdiğiniz zaman su soğuk olur da girince sıcaklaşır ya aynen onun gibi bu ortam. Girmezseniz kendime özel yöntemlerle ben sokarım biline.

Şimdi katılma faslını biraz da benim zorumla geçtik diyelim. Konuşma faslı var bir de.
Efendim, normalde konuşanın dövülmesi lazım ama biz konuşmayanı dövüyoruz efendim. Rahat olun germeyin kendinizi bu kadar.

Hadi konuştunuz, etraf size sıcak geldi tamam. Ama Türkiye gibi herkesin koyun sürüsü gibi birbirine benzediği bir yerden geldiniz. Kasıyorsunuz kendinizi tuhaf davranmamak için. O zaman size söyleyecek bir sözüm var…

KOYVERİN GİTSİN!

Ciddiyim. Millet bakıyor demeyin, yadırganmıyor bizim ortamımızda hiç bir hareket. Cosplay kıyafetleriyle dolaşıyoruz bir dışarılarda ki onun verdiği zevk hiçbir yerde yok.

Buluşmaların çoğunda ben de bulunurum. Bana bakın abi, bir zombi oluyorum, bir bağırıyorum, tuhaf tuhaf hareketler yapıyorum. Yok bu benim ortama girdikten sonra ki halim değil. İlk girdiğim zaman da böyleydim ben. Ve şimdi bir sürü arkadaşım oldu.

Ve en önemlisi Facebook’u etkili bir biçim de kullanmalısınız. Çünkü Facebook neredeyse tüm animerların istihbarat ağıdır. O yüzden düzenli olarak Facebook’u kullanmalı ve son havadisleri almalısınız.

31 Ekim 2012 Çarşamba

Buraya bir bakıver...

Şu anda içinde bulunduğum durumu tek bir cümle ile açıklayabilirim...

Nazara geldik...

Önceki sitemin veritabanı 2 - 3 ben Tekirdağ'da hiçliğin ortasında evime geri dönmeyi beklerken Yandex'in "Siteye erişim problemi" mesajıyla irkildim.

Siteme eve varır varmaz giriş yapmaya kalktım ve sonuç...

Veritabanı hatası aldım. Sağolsun Wordpress otomatik düzeltme için bana bir kod verdi ve ftp klasörünün içindeki "wp-config" dosyasının içine yapıştırmamı istedi. Ne güzel yahu.

Değil...

Webadam'ın ibneliğimidir bilmiyorum ancak ftp alanıma giremedim. Bir de öküz gibi oradan gelen ve siteyle ilgili en önemli bilgilerin bulunduğu mail'i de silmişim.

En sonunda "sikerler böyle işi!" dedim ve ani bir kararla blogspot'a geri döndüm. Daha buradayım artık o ftp işleriyle filan uğraşmak istemiyorum.

Neyse kısacası hoşgeldim ^_^